Yurdumuzda kuduzun önemli bir sorun olarak gündeme gelmesinin nedenleri su sekilde siralabilir:
* Ülkemizde yabani hayvan popülasyonu hakkinda yeterli bilginin olmamasi ve bunlarin ekolojik dagilimi hakkinda yeterli arastirmalarin yapilmamasi
* Ülkemizin cografik yapisi Halkin egitim ve kültür seviyesinin düsük olmasi Sokak köpegi sorununun çözülmemis olmasidir.
Etiyoloji:
Hastaligin etkeni Rhabdoviruslar grubunun lyssavirus alt grubundadir. Serolojik olarak tek tiptir fakat suslarin virulens farkliliklari vardir. Virus morfolojik olarak tipik mermi seklindedir. Etken; . Eter, kloroform ve asidik pH’ya duyarlidir. . 56 C° de 45 saatte, 70 C° de birkaç dk’da inaktive olur. 37 C° de 5. günden itibaren enfeksiyözitesi tespit edilemez. . Toprak yüzeyinde 0-8 C° de 2 ay, kuru toprakta yaklasik 1 metre derinlikte 5 hafta kadar enfeksiyözitesini kaybetmez. Hayvan kadavralarinda 90 gün kadar bulunur. % 1-2 sodali suda veya % 25’lik formolde süratle inaktive olur. Virus otoliz ve putrifikasyona karsi çok dayaniklidir. Otolitik beyin dokusunda 7-10 gün canli kalabilir. Patojen olan kuduz virusü Sokak virusüdür. Sokak virusünden tavsan beyinlerine yapilan pasajlar ile elde dilen viruse Fix virus denir. Sokak virusünün embriyolu tavuk yumurtasi (ETY) pasajlari ile elde edilen sekline Flury susu ismi verilir. Fix virusü ve Flury susu asi suslaridir. Bulasma: Bulasma kuduz bir hayvanin isirmasiyla veya hasta hayvanin salyasinin deri üzerindeki açik bir yaraya temas etmesi ile olmaktadir. Ayrica salyanin deride görülmeyecek kadar küçük çiziklere temasi ilede hastalik meydana gelebilmektedir. Virus aerosol enfeksiyonla da bulasabilir. Bu durum özellikle fazla miktarda enfekte yarasalarin bulundugu magaralarda görülür. Enfeksiyonu baslatmak için gereken virus miktari oldukça degiskendir ve sadece virus türünün virulensine degil ayni zamanda büyük ölçüde konakçinin hassasiyetine baglidir.
Örnegin tilkiler, kokarca ve çakallardan 100 kat daha duyarlidirlar. Hamsterler, fare, kobay ve diger kemiricilerden daha duyarlidirlar. Ruminantlarda kuduza karsi oldukça hassastirlar. Fakat köpek ve insanlar nisbeten dayaniklidirlar. Kuduz öncelikle evcil carnivor ve vahsi hayvanlarda (köpek, kedi, tilki, çakal, kurt, porsuk, sirtlan, kokarca, sincap ve kemirgenler) bunun yaninda yarasalarda da görülmektedir. Hastaligin bulasmasinda etoburlar ve yarasalar rol alirlar. Kuduz epizootik olarak 3’e ayrilir. Urban Kuduzu (kedi, köpek) Silvatik Kuduz (tilki) Yarasa Kuduzu Kuduza yakalanmis otobur hayvanlar isirma yeteneginde olmadigi için bunlarda enfeksiyon zinciri devam etmez. Yarasalarda virusün tükrük bezine affinitesi sinir sistemine olan affinitesinden daha fazladir, birbaska deyisle sialoadenit formu ensefalomyelit formundan daha siddetlidir. Bu nedenledir ki yarasalar hastalik belirtileri göstermeden virusü saçabilirler, hatta yarasalarin ensefalitik formu atlatabildikleri kaydedilmistir.
Dogada kuduzun yayilabilmesi için virusün tükrükde, dolayisi ile tükrük bezinde bulunmasi sarttir. Kuduz hayvanlarda virus salyada görüldükten en geç 10 gün içerisinde mutlaka ölürler. Bu kural yarasalar için geçerli degildir. Yarasalarin bu özelligi kuduz virusünün yayilmasinda en önemli etkendir. Patogenez Enfeksiyona neden olan sus, konagin genetik yapisi, iskelet kasinda asetil kolin resöptörlerinin konsantrasyonu, inokulasyon miktari, isirilan bölgedeki sinirlerin innervasyon miktari ve isirilan bölgenin santral sinir sistemine yakinligi kuduzda enfeksiyona duyarliligi belirleyen faktörlerdir. Kuduz hayvanin isirmasi ile salyadaki virus inokulasyonun derinliklerinde çizgili kas hücrelerinde çogalir. Çogalan viruslar asetil kolin resöptörlerinin araciligi ile perifer sinirlere girerler ve sentripedal ilerleyerek spinal ganglionlara gelir, burada ganglionöritise neden olur. Virus perifer sinirlere girdikten sonra asi ve immunoglobulin ile hastaligin durdurulmasi mümkün degildir. Oradan M.S. ve beyine geçer. Nöronlarin içine girerek çogalir. Burada beyin kökünde, kornu ammoniste ve serebellumda etkili olur ve nonpurulent bir ensefalomiyelitise neden olur Daha sonra sentrifugal bir yayilma ile tükrük bezlerine ve bütün perifer sinirlere yayilir. Burada asiner hücrelerde çogalarak sialoadenitis yapar ve bundan sonra salya ile virus saçmaya baslar.
Salyada virus görüldükten sonra 2-5 gün içinde klinik belirtiler baslar ve en geç 10 gün içinde hayvan mutlaka ölür. Iste bu özellikten dolayi kuduzdan süpheli hayvan 10 gün karantinaya alinir. Yani kuduzun tipik lezyonlari ganglionöritis, nonpurulent ensefalomiyelitis ve sialoadenitisdir.
Klinik Belirtiler:
Kuduzda, kuduz virusunun SSS’nin invaze etmesine bagli olarak erken dönemde belirsiz bir atesli hastalik tablosuna ilgili istahsizlik, basagrisi, halsizlik, yorgunluk, ates, gastrointestinal sistem bozukluklari, huy degisikigi görülür. Iyilesen isirik yarasinda % 40 oraninda kasinti vardir. 1. Sinirli formda – saldirgan kuduz 2. Selim formda – sakin kuduz olarak seyreder. Burada paralitik faz dominanttir. Hayvanlar normal davranislarini kaybetmislerdir. Ruminantlarda sik sik bögürmeler, melemeler, köpeklerde havlamalar görülür. Yutkunma güçlükleri , solunum ve dolasim bozuklugu sonucu ölüm meydana gelir.
Köpeklerde Kuduz:
Kuduzun kuluçka süresi ortalama 2-8 hafta kadardir. Kuluçka süresi, isirilma olaylarinda, isirik yarasinin beyine olan uzakligi ile ilgili olarak degisiklik gösterir. (Kuluçka süresi en az 10-180 gün olabilir)
Ilk günlerde hayvanlar insanlardan kaçar. Hayvanlarin refleksleri artar, sese ve isiga karsi irkilir ve siçrarlar. Yabanci cisimlere karsi affinite göstermeye baslarlar. Gözün birinde myozis, digerinde midriyazis sekillenir. (Anizofori). Beden isisi hafif yükselir. Çok az su içebilir. Sik sik idrar yapar. Hafif yutkunma güçlügü vardir ve bu yüzden agzindan gelen salya miktari gittikçe artar. Bu devre 12-72 saat devam eder.
Köpekte gittikçe artan bir huzursuzluk ve sinirlilik vardir. Hafif ses ve isik karsisinda aniden uyarilir ve heyecanlanir. Fotofobi olusur. Bu devrede köpek, insanlara, hayvanlara veya hayali seylere saldirmaya baslar. Hayvan sahibine itaat etmez ve evden uzaklasir. Asiri sinirli ve saldirgan durumdadir. Önüne çikan her seyi isirmak ister ve hatta isirilir. Larenks kaslarinin paralizinden dolayi, havlama sesi boguklasir ve hayvan havlama sesinden çok uluma uluma sesi çikarir. Farenks kaslarindaki spazmdan dolayi yutma güçlesir, hayvan salyasini yutamaz ve agizdan bol miktarda salya gelir. Devrenin sonlarina dogru kaslarda koordinasyon bozuklugu ve hayvanda konvülziyonlar ortaya çikar.
Saldirganlik devresinin son döneminde hayvanda bitkinlik, alt çene kaslarinin felcinden dolayi (N.Trigeminus’un felci) agzini kapatamama, koordinasyon bozuklugu ve koma belirtileri görülür. Paraliz arka bacaklardan baslar ve tüm vücuda yayilir. Hayvan yattigi yerden kalkamaz ve ölür. Hayvanin agzinda iplik gibi salya akar (yutma kaslarinin felci ve alt çenenin kapanamamasi nedeniyle). Hayvanin agzinin açik kalmasi, hayvanin bogazina bir cisim takilmis gibi gözlenir ve gerek hayvan sahiplerinin gerekse veteriner hekimlerin hayvanin agzina dokunmalari ellerinden virusu almalarina yol açabilmektedir ve önemli bir risk olusturmaktadir.
Önemli Not:
Kuduz süpheli bir hayvan hiçbir zaman öldürülmez, on günlük karantina süresi beklenir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder